an argument or reason

English - Turkish

Definition of an argument or reason in English Turkish dictionary

Related Terms

topic

başlık

Ya niye bu enteresan bir başlık değil? - And why isn't this an interesting topic?

Biz değişik başlıklarda konuştuk. - We talked about various topics.

topic

(Bilgisayar) konular

Konuşma diğer konulara geçti. - The conversation moved on to other topics.

Yahudi-Hıristiyan konuları hakkında yazmamı istiyorsan para ödemek zorundasın. - If you want me to write about Judeo-Christian topics, you have to pay money.

topic

konu

Bu konu tartışılmaya değer. - That topic is worth discussing.

Haftanın konusu: _____. - Our topic of the week is: _____.

topic

konu tekrarı

topic

{i} mevzu

topic

{i} söz konusu

topic

{i} tema

topic

{i} mesele

English - English

Definition of an argument or reason in English English dictionary

topic

Hyphenation

an ar·gu·ment or rea·son

Turkish pronunciation

ın ärgyımınt ır rizın

Pronunciation

/ən ˈärgyəmənt ər ˈrēzən/ /ən ˈɑːrɡjəmənt ɜr ˈriːzən/