an area of land that an animal lives in and defends

listen to the pronunciation of an area of land that an animal lives in and defends
English - Turkish

Definition of an area of land that an animal lives in and defends in English Turkish dictionary

territory
{i} (belirli bir devlet, grup, kişi, hayvan v.b.'ne ait) toprak/alan/bölge
territory
alan

Tehlikeli alana adım atıyorsun. - You're stepping into dangerous territory.

territory
tarla
territory
(Politika, Siyaset) hükümranlık alanı
territory
(Ticaret) mal satılacak bölge
territory
arazi
territory
{i} ülke

Curaçao ülkesinin toprakları, Curaçao ve Little Curacao adalarından oluşur. - The territory of the country Curacao consists of the islands Curacao and Little Curacao.

territory
toprak

Hatta o daha çok toprak istedi. - He wanted even more territory.

Rusya, Alaska'daki topraklarını korumuş olsaydı Kuzey Amerika bugün neye benzerdi? - What would North America be like today if Russia had preserved their territory in Alaska?

territory
mıntıka
territory
memleket
territory
(isim) ülke, bölge, toprak, arazi, yarı saha
territory
(Askeri) Özel bölge
territory
(Askeri) ÖZEL BÖLGE, TERİTORİ: A. B. D. de herhangi bir eyalete (state) dahil olmayıp senato ve cumhurbaşkanı tarafından atanmış bir vali tarafından idare edilen ve ayrı bir temsilci bulunan topraklar. Porto Rico A. B. D. nin özel bir bölgedir
territory
(Sosyoloji, Toplumbilim) yurt
territory
{i} bölge

Bilinmeyen bölgede araba sürdük. - We drove through unfamiliar territory.

Angola bir zamanlar bir Portekiz bölgesiydi. - Angola was once a Portuguese territory.

English - English
territory
an area of land that an animal lives in and defends

    Hyphenation

    an ar·e·a of Land that an a·ni·mal lives in and defends

    Turkish pronunciation

    ın eriı ıv länd dhıt ın änımıl layvz în ınd dîfendz

    Pronunciation

    /ən ˈerēə əv ˈland ᴛʜət ən ˈanəməl ˈlīvz ən ənd dəˈfendz/ /ən ˈɛriːə əv ˈlænd ðət ən ˈænəməl ˈlaɪvz ɪn ənd dɪˈfɛndz/
Favorites