Birçok işçi kömür madeninde mahsur kaldı.
- Many workers were trapped in the coal mine.
İşçilerin çoğu açlıktan öldüler.
- Many of the workers died of hunger.
Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor.
- Many people worry about paying their bills.
Bugün, bir sürü insan işsiz kalma konusunda endişeleniyor.
- Today, many people worry about losing their jobs.
Onun bir sürü erkek arkadaşı var.
- She has too many boyfriends.
Bir kadın erkeksiz bir şey değildir.
- A woman without a man is nothing.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for a man, one giant leap for mankind.
Onun içinde iki kişi vardı, onun kız öğrencilerinden birisi ve genç bir adam.
- There were two people in it, one of her girl students and a young man.
Polis adamın peşinde.
- The police are after the man.
Polis bir adamla sokakta konuştu.
- The policeman spoke to a man on the street.
Ben bu sistemi bilmiyorum ama sorumlu adam açıklayacak.
- I don't know this system, but the man in charge will explain.
Uzun yıllar, Pluto, bizim güneş sistemimizin dokuzuncu gezegeni olarak kabul edildi.
- For many years, Pluto was considered to be the ninth planet in our solar system.