an acquired trait; accomplishment; acquisition

listen to the pronunciation of an acquired trait; accomplishment; acquisition
English - Turkish

Definition of an acquired trait; accomplishment; acquisition in English Turkish dictionary

quality
{i} nitelik

Nitelik, nicelikten baskın çıkar. - Quality trumps quantity.

Nicelik değil, nitelik. - Quality, not quantity.

quality
{i} kalite

Son 100 yılın bilim ve teknoloji ve topluluğun diğer alanlarındaki gelişmeler hayat kalitesine hem avantajlar hem de dezavantajlar getirdi. - Advances in science and technology and other areas of society in the last 100 years have brought to the quality of life both advantages and disadvantages.

Daha kaliteli olanlarına sahip misin? - Do you have better quality ones?

quality
{i} soyluluk
quality
{i} kalite, nitelik: average quality orta nitelik. high quality yüksek kalite. poor quality düşük kalite. quality control
quality
{i} ses kalitesi

Benim stereo setimin ses kalitesi seninkinden daha kötü. - My stereo set is inferior to yours in sound quality.

Ses kalitesi önemlidir. - Sound quality matters.

quality
{i} önermenin niteliği
quality
{i} asalet
quality
hassa
quality
{i} cins
quality
{i} yetenek
quality
{i} kabiliyet
quality
high quality yüksek kalit
quality
{i} yapı

Tom hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek için gücü dahilinde her şeyi yapıyor. - Tom is doing everything within his power to improve the patients quality of life.

Cankurtaran yüksek kaliteli malzemelerden yapılmış olmalıdır. - The life preserver must be made of high quality materials.

quality
(Nükleer Bilimler) (of a beam of radiation) kalite (radyasyon demetinin)
quality
nevi
quality
(isim) kalite, nitelik, vasıf, özellik, yapı, mizaç, bünye, yetenek, kabiliyet, cins, ses kalitesi, ses rengi, önermenin niteliği, soyluluk, asalet
quality
{i} mizaç
quality
artam
English - English
quality
an acquired trait; accomplishment; acquisition
Favorites