an abstraction belonging to or characteristic of two entities or parts together

listen to the pronunciation of an abstraction belonging to or characteristic of two entities or parts together
English - Turkish

Definition of an abstraction belonging to or characteristic of two entities or parts together in English Turkish dictionary

relation
ilişki

Sanırım John'un Jane ile olan ilişkilerini çok fazla okuyorsun. - I think you're reading too much into John's relationship with Jane.

O ülke, Amerika Birleşik Devletleri ile diplomatik ilişkileri kesti. - That country broke off diplomatic relations with the United States.

relation
ara

Japonya ve ABD arasındaki arkadaşça ilişkileri sürdürmeliyiz. - We must maintain the friendly relations between Japan and the U.S.

İslam ve batı arasındaki ilişki yüzyıllar süren birliktelik ve ortak çalışma fakat aynı zamanda çatışma ve din savaşları içermektedir. - The relationship between Islam and the West includes centuries of co-existence and cooperation, but also conflict and religious wars.

relation
naklediş
relation
takıntı
relation
aidiyet
relation
akraba

O benimle akraba değil. - He is no relation to me.

O onlarla akrabalığını bozdu. - He broke relations with them.

relation
bağıntı
relation
{i} bağ

En büyük nimet sağlık, en büyük zenginlik kanaat, en büyük bağ da vefadır. - Health is the greatest gift; satisfaction the greatest wealth; fidelity the greatest relation.

relation
{i} söyleme
relation
{i} bağlantı
relation
{i} anlatma
relation
akrabalar
relation
{i} oran
relation
(Tıp) İlgi, ilişki, münasebet
relation
{i} ilgi

Ciddi bir ilişki ile ilgilenmiyorum. - I'm not interested in a serious relationship.

Tom'la ilişkim seni ilgilendirmez. - My relationship with Tom is none of your business.

relation
relations i
relation
{i} nispet
relation
bağıntı,ilişki
English - English
relation
an abstraction belonging to or characteristic of two entities or parts together

    Hyphenation

    an ab·strac·tion be·long·ing to or char·ac·ter·is·tic of two entities or parts to·geth·er

    Turkish pronunciation

    ın äbsträkşın bîlôngîng tı ır kerıktırîstîk ıv tu entîtiz ır pärts tıgedhır

    Pronunciation

    /ən abˈstraksʜən bəˈlôɴɢəɴɢ tə ər ˌkerəktərˈəstək əv ˈto͞o ˈentətēz ər ˈpärts təˈgeᴛʜər/ /ən æbˈstrækʃən bɪˈlɔːŋɪŋ tə ɜr ˌkɛrəktɜrˈɪstɪk əv ˈtuː ˈɛntɪtiːz ɜr ˈpɑːrts təˈɡɛðɜr/
Favorites