Ölüm hiçbir şey. Bu yüzden yaşamla başla, daha az komik ve daha uzun sürer.
- Dying is nothing. So start with living, it's less funny and it lasts longer.
Oğlum komik hikayelerin anlatıcısı olmak için çalıştı.
- My son tried to become a teller of funny stories.
Yaşam eğlenceli bir şey.
- Life's a funny thing.
Tom bunun eğlenceli olduğunu düşünmeyebilir.
- Tom may not think this is funny.
Bunun garip olduğunu düşünmüyor musun?
- Don't you think that's funny?
Onlar bana garip baktılar.
- They looked at me funny.
Ben tuhaf bir gürültü duydum.
- I heard a funny noise.
Tom'un yüzünde tuhaf bir ifade vardı.
- Tom had a funny look on his face.