Onun borçları 2,000 dolara varmaktadır.
- His debts amount to $2,000.
Senet tutarı 500 dolar.
- The bill amounts to 500 dollars.
Çin'de doğrudan yabancı yatırımlar geçen yıl 3 milyar dolar tutarındaydı.
- Foreign direct investments in China amounted to $3 billion last year.
O miktarın iki katını yemeliler.
- They need to eat double that amount.
Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.
- The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.
O önemli miktarda bir para.
- It's a substantial amount of money.
Seyahat etmek önemli miktarda kirliliğe neden olur.
- Travelling causes a significant amount of pollution.
Öneriniz emir değerindedir.
- Your suggestion amounts to an order.
Hesabın toplam tutarı nedir?
- What's the total amount of the bill?
Toplam 100 dolara ulaştı.
- The total amounted to 100 dollars.
Onun borçları 2,000 dolara varmaktadır.
- His debts amount to $2,000.
Evi temizlemem için geçen zamanı büyük ölçüde azaltmak istiyorum.
- I would like to drastically decrease the amount of time it takes me to clean the house.
Suyu ölçüsüz ve aşırı miktarda içmek su zehirlenmesi ile sonuçlanabilir, potansiyel olarak ölümcül bir durum.
- Drinking excessive and extreme amounts of water can result in water intoxication, a potentially fatal condition.
Harcadığın para toplam ne kadar?
- What is the total amount of money you spent?
Gerçekten veraset vergisinin ne kadar tutacağını merak ediyorum.
- I really wonder how much the inheritance tax will amount to.
Devletlerin çoğu, büyük miktarlarda para borçluydu.
- Many of the states owed large amounts of money.
Onun borçları 2,000 dolara varmaktadır.
- His debts amount to $2,000.
It amounts to three dollars and change.