They sat under a tree.
- Bir ağacın altına oturdular.
He hid his toys under the bed.
- Oyuncaklarını yatağın altına sakladı.
Benzene molecules are hexagonal in shape.
- Benzen molekülleri altıgen şeklindedirler.
A triangle has three angles, and a hexagon has six angles.
- Bir üçgenin üç açısı ve altıgenin altı açısı vardır.
We arrived here at six yesterday evening.
- Buraya dün akşam altıda geldik.
I always get up at six.
- Her zaman altıda kalkarım.
I am sixteen years old.
- Ben on altı yaşındayım.
The vote took place on May sixteenth.
- Oylama on altı Mayıs günü gerçekleşti.
The workers flip the curds to drain excess whey.
In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.
- Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır.
There is a shopping district underground.
- Yer altında alışveriş bölgesi var.
I perspired under my armpits.
- Benim koltuk altım terledi.
She shaved her armpits.
- O, koltuk altını tıraş etti.