also, a pin or block to prevent a drawer from sliding too far

listen to the pronunciation of also, a pin or block to prevent a drawer from sliding too far
English - Turkish

Definition of also, a pin or block to prevent a drawer from sliding too far in English Turkish dictionary

stop
eğlenmek
stop
konaklamak
stop
(Bilgisayar) durdurur

Lütfen onu yapmayı durdurur musun? - Would you please stop doing that?

Lütfen onu durdurur musun? - Can you please stop that?

stop
ara

Arabayı durdurmaya ve biraz dinlenmeye ne dersin? - How about stopping the car and taking a rest?

Girişte bir araba durdu. - A car stopped at the entrance.

stop
tapa

Bu tapa şişeye uymaz. - This stopper does not fit the bottle.

stop
mani olmak
stop
tevakkuf etmek
stop
durdurma

Jane çikolataya olan tutkusunu durdurmalıdır. - Jane must stop giving way to her desire for chocolate.

Onu durdurmanın imkansız olduğunu düşündük. - We thought it impossible to stop him.

stop
tıkamak
stop
durdurmak

Japon askeri güçleri durdurmak için çok güçlü görünüyordu. - The Japanese military forces seemed too strong to stop.

John bu günlerde çok içiyor. Biz onu artık içmemesi için durdurmak zorundayız. - John drinks too much these days. We have to stop him from drinking any more.

stop
bitmek
stop
önlemek
stop
durma

Benimle konuştuğun sürece, iyi, fakat sen durur durmaz, ben acıkırım. - As long as you're talking to me, it's fine, but as soon as you stop, I get hungry.

Tren durmadan önce, inmemelisin. - You must not get off the train before it stops.

stop
{i} duraksama
stop
{f} savmak
stop
{i} stop etme
stop
{f} kesilmek
stop
{i} istasyon

Tokyo İstasyonu üçüncü duraktır. - Tokyo Station is the third stop.

Bu tren tüm istasyonlarda durur. - This train stops at all stations.

stop
{i} mola; duraklama
stop
{i} duraklama
English - English
stop
also, a pin or block to prevent a drawer from sliding too far
Favorites