all sorts of

listen to the pronunciation of all sorts of
English - Turkish
her tür

Onun yokluğu her türlü söylentiye yol açtı. - His absence gave birth to all sorts of rumors.

Her türlü grup etkinlikleri vardı. - There were all sorts of group activities.

her çeşit

Tom her çeşit şeyi oldukça iyi yapabilir. - Tom can do all sorts of things quite well.

Tom bana her çeşit soru sordu. - Tom asked me all sorts of questions.

all of
tümü

Bizim finansmanın tümünü kaybettik. - We lost all of our funding.

Biz paramızın tümünü kaybettik. - We lost all of our money.

all of
in hepsi
all of
hepin
all of
tumum
all of
(deyim) en asagi
all of
-in hepsi
all of
hepsi
all sorts
türlü türlü

Onun hakkında türlü türlü söylentiler yayılıyordu. - All sorts of rumors were floating around about her.

English - English
every kind of, each type of
all of
the whole-, the entire, all the
all sorts
all kinds, every type
all sorts of

    Turkish pronunciation

    ôl sôrts ıv

    Pronunciation

    /ˈôl ˈsôrts əv/ /ˈɔːl ˈsɔːrts əv/

    Videos

    ... You'll find all sorts of elements that can only be made in a supernova. ...
    ... It's all sorts of civil society groups, and it's huge ...
Favorites