all humans collectively; mankind. also man

listen to the pronunciation of all humans collectively; mankind. also man
English - Turkish

Definition of all humans collectively; mankind. also man in English Turkish dictionary

man
{ç} men (men)
man
{i} işçi

Fabrikaya birçok işçi alındı. - Many men were hired at the factory.

Onun ayrıca çok sayıda işçiye ihtiyacı var. - He also needs many workers.

man
{i} insan

Asya'da bir sürü insan vardır. - There are many people in Asia.

Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor. - Many people worry about paying their bills.

man
{i} erkek

Bir kadın erkeksiz bir şey değildir. - A woman without a man is nothing.

Onun bir sürü erkek arkadaşı var. - She has too many boyfriends.

man
erkek cinsi
man
{i} oyun taşı
man
adam vermek
man
kişi

Bir sürü kişi pandispanyayı fırınlanması zor sanmakta, ama yeterince yumurta kullanırsanız hiçbir şey sahiden ters gitmeyebilir. - Many people think that sponge cake is difficult to bake, but if you use enough eggs, nothing can really go wrong.

Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır. - That's one small step for a man, one giant leap for mankind.

man
(satranç/vb.) taş
man
adam

Polis adamın peşinde. - The police are after the man.

Polis bir adamla sokakta konuştu. - The policeman spoke to a man on the street.

man
{i} insan, insanoğlu
man
man about town tiyatro ve gece kulübüne sıkça
man
{i} (erkek) hizmetkâr
man
{i} beyaz adam
man
sistem

Ben bu sistemi bilmiyorum ama sorumlu adam açıklayacak. - I don't know this system, but the man in charge will explain.

Birçok biyometrik sistem parmak izi tarayıcısı tabanlıdır. - Many biometric systems are based on the fingerprint scanner.

man
satranç veya dama taşı
man
adamla donatmak
English - English
man
all humans collectively; mankind. also man
Favorites