Onun yurtdışı seyahat deneyimi var.
- He has experience of foreign travel.
Yabancılaşma yirminci yüzyıl edebiyatının ortak bir teması.
- Alienation is a common theme of twentieth-century literature.
Dünyalılar yabancı gözetim altına girdi ve büyük bir savaşı engelledi.
- Earthlings became under alien surveillance that prevented a major war.
Filmlerde gördüklerimize benzer uzaylıların şu ana kadar gezegenimizi ziyaret etmiş olmalarının olası olmadığını düşünüyorum.
- I think it's unlikely that aliens similar to what we see in the movies have ever visited our planet.
Tom gerçekten Mary'nin uzaylılar tarafından kaçırıldığına inanıyor mu?
- Does Tom really believe that Mary was abducted by aliens?
Hükümet, dış politikasında değişiklikler yapmak zorunda kaldı.
- The government was obliged to make changes in its foreign policy.
O dışişlerinde iyi deneyimlidir.
- He is well versed in foreign affairs.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's hard to learn a foreign language.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- Learning a foreign language is difficult.
Aliens are aliens because of persecution or war or hardship or famine.
... The first sunrises sweep across a foreboding alien planet, ...
... government-owned alien territory in space, and I want ...