Turkish - English
Definition of alıklı in Turkish English dictionary
- alık
- imbecile
- alık
- (Konuşma Dili) dimwit
- alık
- simpleton
- alık
- scatty [sl.]
- alık
- dimwitted
- alık
- clumsy, stupid, imbecile; booby
- alık
- nincompoop
- alık
- stupid person
- alık
- scatterbrained
- alık
- booby
- alık
- dolt
- alık
- wooden
- alık
- sottish
- alık
- simple
- alık
- dull
- alık
- {i} chump
- alık
- {i} gunsel
- alık
- {s} scatty
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of alıklı in Turkish Turkish dictionary
- Kılıbık
- belahat
- ALIK
- Akılsız, sersem, budala, ebleh: "Alık değilim ya elbet anlarım..."- M. Ş. Esendal
- ALIK
- Hayvan çulu
- ALIK
- Eskimiş giyecek
- alık
- Akılsız, sersem, budala, ebleh
- alık
- Kirli ve eski çamaşır
- alık
- Koyun, kuzu ve keçilerin tanınması için vücutlarının belli bir yerine yün kırpılarak vurulan işaret
- alık
- Heybenin altına konarak eşeğin sırtının yara olmasını engelleyen minder
- alık
- Eşek palanı
- alık
- Hayvanların üstüne örtülen çul
- alık
- Aptal
- alık
- Elbise çamaşır
Related Terms
alıklı
Hyphenation
a·lık·lıResimler
History
Favorites