Nancy did some shopping on the way.
- Nancy yolda biraz alışveriş yaptı.
She didn't go shopping yesterday, did she?
- Dün alışveriş yapmaya gitmedi, değil mi?
I had neither the time to go shopping, nor to say goodbye to my mother.
- Ne alışveriş yapacak ne de anneme hoşça kal diyecek vaktim vardı.
I like shopping in used-book stores and in used-clothing shops.
- Ben ikinci el kitapçılarda ve ikinci el giyim dükkanlarında alışveriş yapmayı severim.