alçak gönüllülükle

listen to the pronunciation of alçak gönüllülükle
Turkish - English
modestly

She always dresses very modestly. - O her zaman çok alçak gönüllülükle giyinir.

{a} with modesty, chastely, dissidently
in a modest fashion; humbly, unpretentiously, unassumingly; moderately; in a limited manner; appropriately, decently
In a modest manner
in a modest manner; "the dissertation was entitled, modestly, `Remarks about a play by Shakespeare'
in a modest manner; "the dissertation was entitled, modestly, `Remarks about a play by Shakespeare'"
alçakgönüllülükle
modestly
alçak gönüllü
humble

The humble man is getting along with his neighbors. - Alçak gönüllü adam komşuları ile iyi geçiniyor.

Please accept my humble apologies. - Lütfen alçak gönüllü özrümü kabul et.

alçakgönüllülükle
humbly
alçak gönüllü
conservative
alçak gönüllü
meek
alçak gönüllü
Modest
alçak gönüllü
low
alçak gönüllü
demure
alçak gönüllü
lowly
alçakgönüllülükle
humbly, modestly
alçakgönüllülükle
low
alçakgönüllülükle
in a modest fashion
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) mütevaziane
Alçak gönüllü
mütevazı
Alçak gönüllü
yüzü yerde
alçak gönüllü
Makam, para vb. bakımlardan aşağı olanları kendisiyle eşit tutan veya kendi değerini olduğundan aşağı gösteren (kimse), mütevazı