aktarma

listen to the pronunciation of aktarma
Turkish - English
transfer

Where do I have to transfer to get to Shinjuku? - Shinjuku'ya gitmek için nerede aktarma yapmam gerekiyor?

She transferred from the bus to the subway. - Otobüsten metroya aktarma yaptı.

transmission
quotation
(Spor) passing
trans-ship
(Otomotiv) drive line
carryover
citation
interchange
rebroadcasting
transit
(Dilbilim) alienism
transplantation
quote
(Dilbilim) metaphrase
(Dilbilim) borrow
changeover
(Pisikoloji, Ruhbilim) transference
(Dilbilim) alien word
(Dilbilim) translation
(Dilbilim) loan word
(Dilbilim) borrowing
(Bilgisayar) switching
retiling
(Bilgisayar) copy
(Ticaret) carry forward
(Dilbilim) borrowed word
(Dilbilim) loan
(Bilgisayar) relay
transfer; change, connection; quotation, quote, citation, excerpt" " alıntı, iktibas; (çatı) retiling; pass
transfer, change (of trains, buses)
the repair of a tile roof, retiling
connection
plowing a field for the first or second time, breaking new ground
quotation, the use of excerpts
sports pass
transposition; transshipment
movement of cargo from one vehicle or means of transportation to another for further shipment; adaptation
transhipment
{i} adaptation
{i} transposition
aktarmak
transfer
aktarma alanı
(Bilgisayar) transit area
aktarma beyanı
(Ticaret) declaration for transhipment
aktarma demir yeri
(Askeri) transfer berth
aktarma devresi
(Askeri) transfer circuit
aktarma limanı
(Ticaret) transshipment port
aktarma organları
powertrain
aktarma organları
(Askeri) transfer mechanism
aktarma organları
(Otomotiv) drivetrain
aktarma organları
(Otomotiv) drive-train
aktarma organları
(Otomotiv) driveline
aktarma organları
(Otomotiv,Teknik) drive train
aktarma yapmak
change
aktarma adresi
transfer address
aktarma adı
(Bilgisayar) relay name
aktarma adı
(Bilgisayar) transport name
aktarma bileti
transfer ticket
aktarma bölgesi
(Askeri) transshipment area
aktarma denetimi
(Bilgisayar,Teknik) transfer check
aktarma denetimi
transfer control, transfer check
aktarma denetimi
(Bilgisayar,Teknik) transfer control
aktarma dişlileri
gear transmission
aktarma dişlisi
(Otomotiv) cylindrical gear-pair
aktarma dişlisi
gears in the transmission
aktarma durumu
(Bilgisayar) transfer status
aktarma etmek
to transfer, transship
aktarma fonksiyonu
(Elektrik, Elektronik,Fizik,Teknik) transfer function
aktarma hesabı
(Ticaret) internal transfer account
aktarma hesabı
(Ticaret) internal transfer-account
aktarma hızı
transfer rate
aktarma hızı
(Bilgisayar) speed of transfer
aktarma imla hakkı
(Askeri) relay charge
aktarma istasyonu
rebroad casting station
aktarma istasyonu
rebroadcasting station
aktarma işlemi
transfer operation
aktarma kartı
transfer card
aktarma kirişi
walking beam
aktarma komutu
(Bilgisayar,Teknik) transfer command
aktarma komutu
transfer instruction
aktarma kontrolü
(Elektrik, Elektronik) transfer check
aktarma kontrolü
check trans
aktarma merdanesi
applicator roll
aktarma merkezi
transshipment center
aktarma merkezi
relay centre
aktarma modu
(Bilgisayar) relay mode
aktarma noktası
(Askeri) transshipment point
aktarma oranı
(Elektrik, Elektronik) transfer ratio
aktarma oranı
transfer rate
aktarma permisi
(Ticaret) transshipment permit
aktarma pompası
transmission pump
aktarma pompası
transfer pump
aktarma riski
(Ticaret) transshipment risk
aktarma rulosu
projector roller
aktarma saati
transfer clock
aktarma sözcük
(Dilbilim) loan-word
aktarma tahsisatı
(Askeri) transfer appropriation
aktarma talimatı
(Elektrik, Elektronik) transfer instruction
aktarma tamburu
transfer drtum
aktarma ticareti
(Ticaret) switch trade
aktarma treni
connection train
aktarma valfi
applicator roll
aktarma valsi
applicator roll
aktarma yapmak
to change, to transfer
aktarma yapmak
change trains
aktarma yapmak
1. to change (trains, buses, planes). 2. to transfer funds from one budget item to another
aktarma yapmak
change busses
aktarma yapmak
transfer
aktarma yapmam ne kadar sürer
How long does it take to make a connection
aktarma yeri
transfer point
aktarma yuvası
transmission house
aktarma zamanı
transfer time
aktarma çark
transfer wheel
aktarma ücreti
transshipment charge
aktarma ünitesi
transmission unit
aktarmak
{f} cite
aktarmak
change
aktar
{i} herbalist
aktarmak
quote
aktarmak
enroll
aktarmak
transpose
aktar
seller of medicinal herbs
aktar
(Bilgisayar) transfer it
aktar
(Bilgisayar) transit
aktarmak
translate
aktarmak
transplant
aktarmak
(Tıp) decant
aktarmak
get across
aktarmak
interchange
aktarmak
extract
aktarmak
convey
aktarmak
switch
aktarmak
relay
aktarmak
tranship
aktarmak
endorse
aktarmak
narrate
aktarmak
retile
dikey aktarma
(Denizbilim) vertical transmission
sedye aktarma noktası
(Askeri) litter relay point
sıvı aktarma
transfusion
aktar
one who sells small items pertaining to dress
aktar
decant
aktarmak
carry over
aktarmak
rebroadcast
aktarmak
search for
aktarmak
ransack
aktarmak
seek
aktarmak
look for
aktarmak
quest
aktarmak
rummage
aktarmak
(Ticaret) to tranship
aktarmak
transmit

We have to transmit our culture to the next generation. - Biz gelecek nesillere kültürümüzü aktarmak zorundayız.

Otomatik Telefon Aktarma Sistemi
(Askeri) Initial Voice Switched Network
Savunma Nakliye Demiryolu Aktarma Filosu
(Askeri) Defense Freight Railway Interchange Fleet
aktar
one who collects or grows herbs (especially for their medicinal qualities); haberdasher
aktar
seller of herbs and folk remedies and of small wares and notions
aktar
seller of medicinal herbs, herbalist; dealer in small wares
aktar
tranship
aktar
{i} haberdasher
aktar
{f} transfer

She transferred from the bus to the subway. - Otobüsten metroya aktarma yaptı.

I can't figure out how to transfer MP3 files from my iPod back to my computer. - MP3 dosyalarımı iPodumdan bilgisayarıma nasıl aktaracağımı anlayamıyorum.

aktarmak
to transfer; to transmit" " iletmek; to cite, to quote" " alıntılamak, iktibas etmek; to translate" " çevirmek; to narrate" " anlatmak; (çatı) to retile
aktarmak
sports to pass
aktarmak
(Hukuk) to transfer, to convey
aktarmak
adapt
aktarmak
mus. to transpose
aktarmak
hand on; register
aktarmak
transfuse
aktarmak
to transfer (something, someone) from (one place) to (another); to move (something) from (one container) to (another)
aktarmak
med. to transplant
aktarmak
to plow (new ground)
aktarmak
to retile (a roof)
aktarmak
hand on
anamal aktarma sözleşmesi
tontine
askeri stratejik ve taktik aktarma sistemi
(Askeri) military strategic and tactical relay system
aynı gün aktarma yapabilir miyim
Can I make a connection on the same day
blok aktarma
block transfer
buradan aktarma yapmanız gerekecek
You will have to transfer here
eserden aktarma
citation
gemiden gemiye aktarma
reshipment
gemiden gemiye aktarma yapmak
reship
hidrolik aktarma
hydraulic transmission
kan aktarma merkezi
(Askeri) blood transshipment center
koşulsuz aktarma
unconditional transfer
kütük aktarma
file transfer
otomatik olmayan aktarma merkezi
(Askeri) non-automatic relay center
paralel aktarma
parallel transfer
sınırsız aktarma
(Sigorta) unlimited transshipment
taktik, tenik ve prosdürler; römork aktarma noktası
(Askeri) tactics, techniques, and procedures; trailer transfer point
taşınabilir kan aktarma merkezi
(Askeri) transportable blood transshipment center
telefon aktarma
transfer a call
telsiz aktarma bağlantısı
(Askeri) radio relay link
uzaktan aktarma şalteri
(Askeri) remote transfer switch
yanlış aktarma
misquotation
yatay aktarma
(Denizbilim) horizontal transmission
yük aktarma boşluğu (USA); teröre karşı koyma / terörle mücadele merkezi
(Askeri) cargo transfer company (USA); counterterrorist center
yük aktarım teçhizatı; konteyner aktarma teçhizatı
(Askeri) cargo-handling equipment; container-handling equipment
öbek aktarma
block transfer
Turkish - Turkish
Bir taşıttan başka bir taşıta geçme
Aktarmak işi
Alıntı, iktibas
Bir taşıttan başka bir taşıta geçme: "Bebek'ten aktarma Rumeli kıyısı vapurları bulunurdu."- R. H. Karay
Arıları bir kovandan ötekine geçirme
Bir hesaptan başka bir hesaba para havale etme, virman
Bir oyuncunun topu kendi takımından bir başka oyuncuya göndermesi
Alıntı
Sürülmemiş tarlayı ilk veya ikinci kez sürme
Para aktarımı
nakil
dilasyon
aktarma yapmak
Bütçede bir bölümden başka bir bölüme ödenek geçirmek
aktarma yapmak
Bir taşıttan ötekine geçmek
AKTAR
(Osmanlı Dönemi) Ecza, ilâç satan adam
AKTAR
(Osmanlı Dönemi) Her taraf
AKTAR
(Osmanlı Dönemi) (Kutr. C.) Kuturlar. Çaplar. Dâirenin merkezinden geçen doğru hatlar
AKTAR
(Osmanlı Dönemi) Mahalle aralarında bazı baharatla iğne, iplik vesaire satan satıcı
AKTAR
(Hukuk) Kokular, güzel şey, iğne, iplik, baharat gibi şeyler satan kimse
AKTAR
(Osmanlı Dönemi) Güzel kokulu yağlar vesaire satan adam. Güzel kokular tâciri
Aktarmak
devretmek
aktar
Koku satıcısı
aktar
Baharat, ev ilaçları, gereçleri satan kimse yada dükkan
aktar
Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân, attar
aktar
Anadolu'da iğne, iplik ,baharat, zarf, kağıt,tütün vs satan kimse veya dükkan
aktar
iğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt gibi şeyler satılan dükkân
aktar
Anadolu'da iğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satan kimse veya dükkân, attar
aktar
Baharat satan kimse veya dükkân, attar
aktar
Baharat satıcısı
aktarmak
Alıntılamak: "Onun yerine Salâh Birsel'in bir şiirini aktaracağız."- S. Birsel
aktarmak
Sürülmemiş tarlayı ilk ve ikinci kez sürmek
aktarmak
Bir kitaptan veya bir yazıdan bir bölümü almak, iktibas etmek
aktarmak
Bir kitabı, daha çok Kur'an'ı başından sonuna kadar okumak
aktarmak
Çatı kiremitlerini gözden geçirerek kırık ve bozuk olanlarının yerlerine sağlamlarını koymak
aktarmak
Bir lehçeyi başka bir lehçeye uyarlamak
aktarmak
Bir şeyi bir yerden, bir kaptan başka bir yere veya kaba geçirmek
aktarmak
Bir dilden başka bir dile çevirmek, tercüme etmek
aktarmak
Toprağı alt üstüne gelecek biçimde iyice bellemek. İletmek, bildirmek: "Derdini size aktarıp arınmış, sizi zehirleyip bırakmıştır."- H. Taner
aktarmak
Bir tekniğe göre biçimlendirmek, uyarlamak
aktarmak
İletmek; bildirmek
aktarmak
Bir yerden, bir kaptan başka bir yere veya kaba geçirmek
aktarmak
Bir lehçeyi başka bir lehçeye uyarlamak. Çatı kiremitlerinin kırık ve bozuk olanlarının yerlerine sağlamlarını koymak
aktarmak
Bir şeyin yolunu, yönünü değiştirmek
aktâr
(Osmanlı Dönemi) her taraf, her yer; çaplar
damar aktarma
Vücudun bir yerinden alınan damarı tıkanmış damarın yerine koymak suretiyle yapılan tedavi, by-pass
aktarma
Favorites