Seni ebediyen hatırlayacağım.
- I'll remember you forever.
O, kocasını ebediyen sevecek.
- She'll love her husband forever.
İnsanlar sonsuza kadar yaşayamazlar.
- People can't live forever.
O sonsuza kadar İngiltere'ye dönmüştü.
- He had returned to England forever.
Onu daima tanıyorum gibi hissediyorum.
- I feel like I've known him forever.
Tom daima kilitlenmeli.
- Tom should be locked up forever.
Hep bugünün gelmesini bekledim.
- I've waited forever for this day to come.
Sonsuza dek burada kalamam.
- I can't stay here forever.
O sır sonsuza dek saklanamaz.
- That secret can't be kept forever.