English - Turkish
Definition of ahead of time, earlier than expected in English Turkish dictionary
- in advance
- önceden
Önceden rezervasyon yapmak zorundasın.
-You have to make reservations in advance.
Lütfen yokluğunuzu önceden bana bildiriniz.
-Please inform me of your absence in advance.
- in advance
- peşin
Peşin ödemek zorundasın.
-You must pay in advance.
Onu ona peşinen söylemenizde hiçbir sakınca yok.
-You may as well say it to him in advance.
- in advance
- zamanından önce
- in advance
- önünde
- in advance
- peşin olarak
Kiranı peşin olarak ödemelisin.
-You should pay your rent in advance.
Peşin olarak ödemek zorunda olacaksın.
-You're going to have to pay in advance.
- in advance
- önde
- in advance
- önde, ileride
Related Terms
English - English
Definition of ahead of time, earlier than expected in English English dictionary
- in advance
ahead of time, earlier than expected
Hyphenation
a·head of time, ear·li·er than expectedPronunciation
Resimler
Favorites