We took refuge from the storm in a nearby barn.
- Fırtına yüzünden yakındaki bir ahıra sığındık.
The soldiers set fire to the barn.
- Askerler ahırı ateşe verdi.
Tom mucks out the stable almost every day.
- Tom neredeyse her gün ahırı temizler.
They cleaned the stables.
- Ahırları temizlediler.
This stable contains twelve stalls.
- Bu ahır on iki tane bölme içerir.
Are there many cowsheds in this village?
- Bu köyde birçok ahır var mı?
Norway has many old empty cattle sheds.
- Norveç'in çok sayıda boş sığır ahırları var.