Yıllar önce orada bir kale vardı.
- There was a castle here many years ago.
O, Paris'e iki yıl önce gitti.
- He went to Paris two years ago.
Onu bir süre önce buldum.
- I found it some time ago.
Ben bir süre önce bu şarkıyı dinledim.
- I have heard of this song some time ago.
Uzun süre önce o filmi izledim.
- I saw that film long ago.
Tom bunu uzun süre önce yapmalıydı.
- Tom should've done that long ago.
Yıllar önce orada bir kale vardı.
- There was a castle here many years ago.
Yıllar önce golf oynamaya başladım.
- I began playing golf years ago.
Ben, o filmi uzun zaman önce izledim.
- I have seen that film long ago.
O uzun zaman önce oldu.
- That happened long ago.
in days ago/in days agone.
gone long ago.
There was a Roman fort here long ago.
... PRESIDENT OBAMA: Well, four years ago when I was running for office I was traveling around ...
... Our ancestors have fire firmly under control by 800,000 years ago. ...