ages 10

listen to the pronunciation of ages 10
English - Turkish

Definition of ages 10 in English Turkish dictionary

ages
{i} asırlar
ages
{i} uzun süre

Tom uzun süre Mary'yi görmedi. - Tom hasn't seen Mary in ages.

Uzun süredir seni görmedim. - I haven't seen you for ages.

ages
{i} uzun zaman

Son karşılaştığımızdan beri oldukça uzun zaman oldu. - It's been quite ages since we last met.

Bestenin bu bölümünün biraz gerçek beceriye ihtiyacı var.Bunun piyanoda nasıl çalınacağını öğrenmek uzun zamanımı aldı. - This part of the tune needs some real skill. It took me ages to learn how to play it on the piano.

ages
Yaşları

İki çocuğun yaşları toplandığında babalarınkine eşit oluyordu. - The ages of the two children put together was equivalent to that of their father.

25 ve 54 yaşları arasındaki erkekler ve kadınlar en stresli yaşamlara sahiptir. - Men and women between the ages of 25 and 54 have the most stressful lives.

English - English
ages
ages 10
Favorites