against; opposing

listen to the pronunciation of against; opposing
English - Turkish

Definition of against; opposing in English Turkish dictionary

contra
kontra

Bu kontratın kelime kelime tercüme edilmesini istiyorum. - I want this contract translated word for word.

Jane albüm kontratı aldığında çok mutluydu. - Jane was on top of the world when she got a record contract.

contra
hesabın alacak bölümü
contra
karşı olarak
contra
önek karşı, zıt, aksi
contra
aksine

Mary fakir değildir. Aksine, o oldukça zengindir. - Mary is not poor. On the contrary, she is quite rich.

Birçok söylentinin aksine, ben her şeyi bilmiyorum. - In contrast to many rumours, I don't know everything.

contra
önek karşı
contra
{e} karşı

ABD'nin zenginliği genellikle gelişmemiş ülkelerin fakirliği ile karşılaştırılır. - The affluence of the United States is often contrasted with the poverty of undeveloped countries.

Bob'a kalırsa, bir şey dönüyor. Buna karşılık, Jane çok dikkatli. - As far as Bob is concerned, anything goes. By contrast, Jane is very cautious.

contra
{e} aksi

Mary fakir değildir. Aksine, o oldukça zengindir. - Mary is not poor. On the contrary, she is quite rich.

Resim bunun aksine renkli. - The picture is colorful in contrast with this one.

contra
{e} karşıt

Hiçbir karşıt kanıt yoktur. - There is no evidence to the contrary.

contra
(Anatomi) karşı, zıt
English - English
contra
against; opposing
Favorites