Çin'e gittiğim en son zaman, Şangay'ı ziyaret ettim.
- The last time I went to China, I visited Shanghai.
Son olarak o Amerika'ya gitti.
- Lastly, she went to America.
Tom son dört yılda iki kez alkollü araba sürmekten mahkûm edildi.
- Tom has been convicted of drunken driving twice in the last four years.
Onun geçen aydan beri hasta olduğunu duydum.
- I hear he has been ill since last month.
Bu, bizim geçen sene kaldığımız oteldir.
- This is the hotel where we stayed last year.
Tom son olarak vardı.
- Tom was the very last to arrive.
Onu son olarak ne zaman gördün?
- When did you see her last?
En sonunda hatasını anladı.
- At last, he realized his error.
Tom'u en son ne zaman gördün?
- When did you last see Tom?
Yağmur beş gün sürdü.
- The rain lasted five days.
Sürücü ehliyetimi geçen ay yenilettim.
- I had my driver's license renewed last month.
Geçen yıl Flipinlerde, depremler ve deprem dalgaları 6000'den fazla kişinin ölümüne sebep oldu.
- Last year in the Philippines, earthquakes and tidal waves resulted in the deaths of more than 6,000 people.
Dün gece babam huzurlu bir ölümle öldü.
- My father died a peaceful death last night.
Onu son kez gördüğümden beri Shelly gerçekten büyümüş.
- Shelly's really filled out since the last time I saw her.
Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.
- I go into the store, and who do I see? An American friend, who immediately begins to tell me what has been going on with him since we last met.
last but not least.