Her zaman korkan insanların işe yaramaz olduğunu düşünüyorum.
- I think people who are always afraid are useless.
Hata yapmaktan korkan kişiler İngilizce konuşmada gelişme kaydedemez.
- People who are afraid of making mistakes will make no progress in English conversation.
O, korkmuş gibi davrandı.
- He behaved like he was afraid.
O korkmuş hissetmeye başladı.
- He began to feel afraid.
Korkmak zorunda değilsin.
- You don't have to be afraid.
Biraz korkmak normaldir.
- It's normal to be a little afraid.
O, karanlıktan çok korkar.
- She is very afraid of the dark.
Korkarım yanlış bir numara çevirdiniz.
- I'm afraid you have dialed a wrong number.
He is afraid that he will die.
I am afraid I can not help you in this matter.
... I'm afraid we're already over time. ...
... >>Kevin Allocca: Wow. >>Taylor Swift: I just am really afraid of ...