affetmek

listen to the pronunciation of affetmek
Turkish - English
forgive

You have to forgive yourself. - Kendini affetmek zorundasın.

One of the toughest things in the world to do is forgive. - Dünyada yapacak en zor şeylerden biri affetmektir.

pardon
excuse

You'll have to excuse me. - Beni affetmek zorunda kalacaksın.

forgivingness
let off
release
(Politika, Siyaset) grant pardon for
dismiss
to pardon (a convict)
remit
to excuse, give leave
to dismiss, discharge (someone) from (his job or a duty). Affedersiniz. I beg your pardon./Excuse me./I'm sorry. Affetmişsin sen onu! (Konuşma Dili) Excuse me but you are wrong! Affetmişsiniz .... (Konuşma Dili) Excuse me but you are wrong.: Affetmişsiniz, öyle bir şey demedim. Excuse me but I didn't say that
to forgive, to excuse, to pardon ; to discharge, to dismiss
(Hukuk) condone
absolve; release
to excuse (a person)
to forgive (an act)
overlook
{f} absolve
disengage
affetme
{i} forgiveness

Why can't you ask her for forgiveness? - Neden onun affetmesini istemiyorsun?

Forgiveness is a virtue. - Affetme bir erdemdir.

affetmek (suç vb'ni)
remit
affetmek (vergi)
(Ticaret) remit
affet
let off
affet
condone

I certainly don't condone that. - Kesinlikle onu affetmem.

allah adına günahı affetmek
absolve
affet
absolve
affet
forgive

Forgive me Father for I have sinned. - Günah işlediğim için beni affet Tanrım.

Forgive them, for they know not what they do. - Onları affet, zira onlar ne yaptıklarını bilmiyorlar.

affet
forgave

You forgave me, didn't you? - Beni affettin, değil mi?

Tom forgave Mary for losing all his money. - Tom bütün parasını kaybettiği için Mary'yi affetti.

affet
{f} forgiving
affet
{f} excuse

My mother excused his mistake. - Annem onun hatasını affetti.

Excuse us for the inconvenience. - Rahatsızlık için bizi affet.

affet
remit
affetme
remission
affetme
absolution
affet
forgiven

You've never forgiven me, have you? - Beni hiç affetmedin, değil mi?

I have forgiven her already. - Ben onu zaten affettim.

affet
absolved
affet
letoff
affetme
pardon

Tom asked his girlfriend to pardon him for forgetting her birthday. - Tom onun doğum gününü unuttuğu için onu affetmesini rica etti.

Turkish - Turkish
Görev veya işten çıkarmak
Hoşgörü ile karşılamak, mazur görmek
Bağışlamak
affeylemek
(Osmanlı Dönemi) afv
affetme
Bağışlama
affetmek
Favorites