adult age, elderly period of life

listen to the pronunciation of adult age, elderly period of life
English - Turkish

Definition of adult age, elderly period of life in English Turkish dictionary

old age
yaşlılık dönemi
old age
yaşlılık

Yaşlılık günlerim için para tasarruf ediyorum. - I'm saving money for my old age.

Bir bebek olarak dört ayak üzerinde emekler, sonra iki bacak üstünde yürümeyi öğrenir, sonunda yaşlılıkta bir değneye ihtiyacı olur. - It crawls on all fours as a baby, then learns to walk on two legs, and finally needs a cane in old age.

old age
ihtiyarlık
English - English
old age