adjacent, near, very close

listen to the pronunciation of adjacent, near, very close
English - Turkish

Definition of adjacent, near, very close in English Turkish dictionary

nearby
yakında

Yakında yaşamasına rağmen , onu nadiren görürüm. - Although she lives nearby, I rarely see her.

Bu ev yakında, iki yatak odası ve bir oturma odası var, ve dekorasyonu kötü değil; ayda 1500. - This house is nearby, it has two bedrooms and a living room, and the decoration isn't bad; it's 1500 a month.

nearby
{s} yanında
nearby
yakındaki

Onu yakındaki bir eve taşıdılar. - They carried him to a nearby house.

Fırtına yüzünden yakındaki bir ahıra sığındık. - We took refuge from the storm in a nearby barn.

nearby
{s} civarında
nearby
4yakın
nearby
{s} yakın. z. yakında
English - English
nearby