adj aforementioned

listen to the pronunciation of adj aforementioned
English - Turkish

Definition of adj aforementioned in English Turkish dictionary

said
{f} söyle

Çok iyi bir iş yapmadığını söyledim. - You didn't do a very good job, I said.

Bogdan, yarın orada olacağını söylemişti. - Bogdan said he would be there tomorrow.

said
f., bak. say
said
say de
said
söylenmek

Onun zengin olduğu söylenmektedir. - She is said to have been rich.

Zamanın tüm yaraları iyileştirdiği söylenmektedir. - It is said that time heals all the wounds.

said
adı geçen
said
sözü edilen
said
sözkonusu
said
{s} denilen
said
söylenen

Tom söylenenleri dikkatle dinledi. - Tom paid close attention to what was being said.

Söylenen söz geri alınamaz. - Once you've said something, it can't be taken back.

said
{s} bahsedilen
English - English
said
adj aforementioned
Favorites