O oldukça aktif bir kişidir.
- He is rather an active person.
Yetmişinde hâlâ aktif.
- At seventy, he is still active.
Şu anda, bu alanda etkin silahlı çatışma yok.
- Currently in this area there are no active hostilities.
Etkin olmak zorundasın.
- You have to be active.
Siyasal etkinlikte bulunmak için zamanım yok.
- I have no time to engage in political activity.
Bayan Tanaka, yeni öğretmen, Japoncayı haftada iki kez ilgili öğrencilerine müfredat dışı etkinlik olarak öneriyor.
- Mrs. Tanaka, the new teacher, is offering Japanese as an extra curricular activity twice a week to interested students.
Okumak iyi bir faaliyettir.
- Reading is a good activity.
O, gönüllü faaliyetine kendini adamış.
- She devoted herself to the volunteer activity.
Cumhuriyetçi Parti'de faaliyet gösterdi.
- He became active in the Republican Party.
Fadıl, Facebook'ta faaldir.
- Fadil is active on Facebook.
Borsa çok hareketlidir.
- The stock market is very active.
Sami aktif olarak gizlice Leyla'yı takip ediyordu.
- Sami was actively stalking Layla.
1859'dan itibaren, Amerika'dan Protestan misyonerler gelmeye başladı ve Katolik ve de Rus Ortodoks kiliseleri de misyonerlik çalışmalarına aktif olarak dahil oldular.
- From 1859, Protestant missionaries from America started to arrive, and the Catholic and Russian Orthodox churches also became actively involved in missionary work.
Tom hiçbir beyin aktivitesi işareti göstermiyor.
- Tom is showing no signs of brain activity.
Turistler hayvanları korkuturlar ve onların doğal aktivite yapılarını bozarlar.
- The tourists scare away the animals and disrupt their natural activity patterns.
Favori yaz etkinliğin nedir?
- What's your favorite summer activity?
Zamanının çoğunu hangi etkinliği yaparak geçirirsin?
- What activity do you spend most of your time doing?
Tom hiçbir beyin aktivitesi işareti göstermiyor.
- Tom is showing no signs of brain activity.
Tatoeba, yalnızca imajını kötülemek ve faaliyetini aşağılamak isteyenleri işbirlikçi olarak kabul etmemeli.
- Tatoeba should not admit as collaborators those who only wish to denigrate its image and demean its activity.
Liisa aktif ve enerjik bir genç kadın.
- Liisa is an active and energetic young woman.
Tylenol'da etken madde nedir?
- What is the active ingredient in Tylenol?
Aspirindeki etken madde nedir?
- What is the active ingredient in aspirin?
specifically, of a volcano Being an active volcano.
an active remedy.
Pit row was abuzz with activity.
Quilting can be a fun activity.