action of the verb to travel

listen to the pronunciation of action of the verb to travel
English - Turkish

Definition of action of the verb to travel in English Turkish dictionary

travelling
yolculuk

Yalnız yolculuk ediyorum. - I'm travelling alone.

Yolculuk etmek bugünlerde kolaydır. - Travelling is easy these days.

travelling
{s} gezici
travelling
kaydırma
travelling
{f} seyahat et

O, hava yoluyla yurtdışına seyahat etmekten hoşlanıyor. - He likes travelling abroad by air.

Babam seyahat etmeye alışkın. - My father is used to travelling.

travelling
seyahat

Onun seyahat için büyük bir merakı var. - He has a great fancy for travelling.

Turistler seyahat ederken yerel kültürlere uymaya dikkat etmeliler. - Tourists should take care to respect local cultures when they are travelling.

travelling
seyahat ederek

Zengin olsam zamanımı seyahat ederek geçiririm. - If I were rich, I'd pass my time in travelling.

travelling
{s} seyyar
English - English
travelling
action of the verb to travel

    Hyphenation

    ac·tion of the verb to trav·el

    Turkish pronunciation

    äkşın ıv dhi vırb tı trävıl

    Pronunciation

    /ˈaksʜən əv ᴛʜē ˈvərb tə ˈtravəl/ /ˈækʃən əv ðiː ˈvɜrb tə ˈtrævəl/
Favorites