English is spoken in the USA.
- Abd'de İngilizce konuşulur.
Our teacher will go to the USA next month.
- Öğretmenimiz gelecek ay ABD'ye gidecek.
They wanted to ban slavery everywhere in the United States.
- ABD'nin her yerinde köleliği yasaklamak istediler.
Slavery was not abolished in the U.S. until 1865.
- Kölelik, Abd'de 1865 yılına kadar kaldırılmadı.
It is a prevalent belief, according to a nationwide poll in the United States, that Muslims are linked with terrorism.
- ABD'de ülke çapındaki bir ankete göre Müslümanların terörle bağlantılı olduğu yaygın bir inançtır.
He ordered the book from the publisher in the United States.
- Kitabı ABD'deki yayıncıdan sipariş verdi.
I can't believe he renounced his U.S. citizenship.
- Ben onun ABD vatandaşlığından vazgeçtiğine inanamıyorum.
Can we say no to the USA?
- Biz ABD'ye hayır diyebilir miyiz?
Why does the US government let people have guns?
- Neden ABD hükümeti insanların silah almalarına izin verdi?
The U.S. gun ownership rate is the highest in the world.
- ABD'deki silah sahiplik oranı, dünyanın en yükseğidir.
In the U.S., you usually have to show identification in order to buy alcohol.
- ABD'de, genellikle alkol satın almak için kimlik göstermek zorundasınız.
The most common reason for such episodes is that a student takes a job before completing a thesis, usually after attaining ABD (all but dissertation) status.