a young woman; a sweetheart; a flirting or wanton girl

listen to the pronunciation of a young woman; a sweetheart; a flirting or wanton girl
English - Turkish

Definition of a young woman; a sweetheart; a flirting or wanton girl in English Turkish dictionary

gill
çeyrek pint
gill
solungaç

Balinaların solungaçları yoktur. - Whales don't have gills.

Ne balinaların, ne de yunusların solungaçları vardır. - Neither whales nor dolphins have gills.

gill
gil/solungaç
gill
{i} çeyrek pint (0.12 litre)
gill
sakal
gill
{i} sarkık yanak
gill
{i} gidiş
gill
horoz veya tavuğun çenesi altındaki sarkık kırmızı et parçası
gill
{i} mantarın alt kısmı
gill
{i} derin ve ağaçlı dere
gill
{i} çene altı
gill
mantarın alt tarafındaki balık kulağına benzer kısım
gill
litrenin dokuzda biri kadar bir sıvı ölçü birimi
gill
(isim) solungaç, çene altı, gidiş, sarkık yanak, mantarın alt kısmı, derin ve ağaçlı dere, çeyrek pint (0.12 litre), sevgili
gill
(Tıp) Solungaç, suda yaşayan hayvanlarda açılıp kapanmak suretiyle solunum görevi yapan organ
gill
{i} sevgili
gill
dili insanlarda yüz ve boyun nahiyesi
English - English
gill
a young woman; a sweetheart; a flirting or wanton girl
Favorites