a young person of either sex; a child

listen to the pronunciation of a young person of either sex; a child
English - Turkish

Definition of a young person of either sex; a child in English Turkish dictionary

girl
kız

Bazen bir kız mıyım diye merak ediyorum. - I sometimes wonder if I am a girl.

Betty güzel bir kızdır, değil mi? - Betty is a pretty girl, isn't she?

girl
kadın

Kadınlar ve kızlar onunla karşılaşmaktansa caddeyi geçmeyi tercih ederler. - Women and girls would cross over the street rather than meet him.

Bu kız bir kadın oldu. - This girl has become a woman.

girl
sevgili

Priscilla Chan, Mark Zuckerberg'in sevgilisidir. - Priscilla Chan is the girlfriend of Mark Zuckerberg.

Bu gece kardeşimin sevgilisiyle buluşacağım. - I'm going to meet my brother's girlfriend tonight.

girl
kadın işçi
girl
bayan dost
girl
girl scout kız izci
girl
{i} k.dili. kız arkadaş
girl
{i} kız arkadaş

Onun kız arkadaşı Japon. - His girlfriend is Japanese.

Tom ve kız arkadaşı aynı sınıfta. - Tom and his girlfriend are in the same class.

girl
{i} hizmetçi kız
girl
girl friend yakın kız arkadaş
girl
girlhoodkızlık çagı
English - English
girl
a young person of either sex; a child
Favorites