a young dog

listen to the pronunciation of a young dog
English - Turkish

Definition of a young dog in English Turkish dictionary

puppy
köpek yavru

Bizim annemiz bize bir köpek yavrusu satın aldı. - Our mother bought us a puppy.

Bizim kayıp köpek yavrusunu aradık fakat boşuna. - We looked for our lost puppy, but in vain.

puppy
{i} züppe
puppy
züppe genç
puppy
{i} kurt yavrusu
puppy
köpek ve köpekbalığı yavrusu
puppy
puppy love hissi ve çocuksu aşk
puppy
{i} delikanlı
puppy
köpek yavrusu

Bizim kayıp köpek yavrusunu aradık fakat boşuna. - We looked for our lost puppy, but in vain.

Bir köpek yavrusu ile oynamak çok eğlenceli. - It is great fun to play with a puppy.

puppy
(argo) Kadın göğsü

She's got such puppies!.

puppy
{i} yavru köpek

Annem bize bir yavru köpek satın aldı. - Mother bought us a puppy.

Tom Noel için bir yavru köpek aldı. - Tom got a puppy for Christmas.

English - English
puppy
A dog
spitz
A dog
messet
a dog
pooch
young dog
puppy
a young dog
Favorites