a young animal, esp

listen to the pronunciation of a young animal, esp
English - Turkish

Definition of a young animal, esp in English Turkish dictionary

cub
(fiil) yavrulamak
cub
{i} yavru (tilki/ayı/aslan)
cub
{f} yavrulamak
cub
vahşi hayvan yavrusu
cub
toy/izci/yavru
cub
yavru ayı/aslan/kaplan/tilki
cub
acemi

Acemi bir muhabir olarak görevini iyi yapıyorsun. - You are doing well for a cub reporter.

cub
izci
cub
toy
cub
yavrukurt
cub
{i} terbiyesiz genç
cub
cub scout yavrukurt
cub
{i} yavru

İki leopar yavrusunun ayrılması hakkındaki hikaye bana oldukça basmakalıp gibi görünüyor. - The story about the separation of the two leopard cubs seems pretty trite to me.

Kaplan yavrusu büyük bir kedi yavrusu gibi görünüyordu. - The tiger cub looked like a large kitten.

cub
yavru budala çocuk
cub
küçük tek motorlu uçak
cub
{i} yontulmamış genç
cub
cub reporter tecrübesiz genç gazete muhabiri
English - English
cub
a young animal, esp
Favorites