Metindeki bütün cümleleri hatırlamaya çalışma, bu neredeyse imkansız.
- Don't try to remember every sentence of the text, it's almost impossible.
Bu metini çevirmek için vaktim yok.
- I don't have time to translate this text.
Taro, Londra'dan bazı İngilizce konuşma ders kitapları ısmarladı.
- Taro ordered some English conversation textbooks from London.
Sınıfta mesajlaşırken yakalandığı için Mary'nin telefonuna el konuldu.
- Mary's phone was confiscated because she was caught texting in class.
Bangladeş'te bir tekstil fabrikası çöktüğünde 1000 işçiden daha fazlası öldü.
- More than a 1000 workers died when a textile factory collapsed in Bangladesh.
Tekstil fabrikasının pencereleri demir çubuklarla donatılmış bu yüzden fabrikada yangın çıktığında işçilerden çoğu öldü.
- The textile factory's windows are fitted with iron bars so when a fire broke out inside the factory, most of the workers died.