Tom çengele bir solucan taktı.
- Tom put a worm on the hook.
Tom yüksek proteinli olmalarına rağmen solucanları yemek istemiyordu.
- Tom didn't want to eat the worms even though they were high in protein.
Kurtlanmış meyve ile beni beslemekten vazgeç.
- Stop feeding me wormy fruit.
Kurtlanmış elmadan sadece bir ısırık aldım.
- I just took a bite from a wormy apple.