a workplace for buying and selling; open only to members

listen to the pronunciation of a workplace for buying and selling; open only to members
English - Turkish

Definition of a workplace for buying and selling; open only to members in English Turkish dictionary

exchange
{f} bozdurmak

Günaydın. 600 ABD doları bozdurmak istiyorum. Bugünkü kur nedir? - Good morning. I would like to exchange US$ 600. What is the rate today?

Biz biraz para bozdurmak için bankaya gitmeliyiz. - We must go to the bank to exchange some money.

exchange
(Denizbilim) verişimli
exchange
takas değiş tokuş
exchange
para bütünlemek
exchange
takasta bulunmak
exchange
santral
exchange
(alısün) merkez
exchange
exchange broker borsa simsarı
exchange
değiş mübadele
exchange
{i} trampa
exchange
döviz kuru

Yen için tam döviz kurunu bilmek istiyorum. - I'd like to know the exact exchange rate for yen.

Bugün döviz kuru nedir? - What's the exchange rate today?

exchange
{i} değiştirme

Bunu daha küçük boyutuyla değiştirmek istiyorum. - I want to exchange this for a smaller size.

Bu kitabı başka bir tanesiyle değiştirmek istiyorum. - I'd like to exchange this book for another one.

exchange
sarraf
exchange
bill of exchange poliç
exchange
{f} değiştirmek

Bağlantıları değiştirmek ister misin? - Would you like to exchange links?

Bunu daha küçük boyutuyla değiştirmek istiyorum. - I want to exchange this for a smaller size.

exchange
{i} borsa; kambiyo
exchange
{f} almak
exchange
{f} karşılıklı alıp vermek
English - English
exchange
a workplace for buying and selling; open only to members
Favorites