English - Turkish
Definition of a word that is more specific than a given word in English Turkish dictionary
- subordinate
- ast
Üst düzey yöneticiler astlarına eğitim vermek için çok zaman harcıyorlar.
-Senior executives spend a lot of time training their subordinates.
- subordinate
- (Dilbilim) niteleyen
- subordinate
- -den sonra gelen
- subordinate
- daha az önemli saymak
- subordinate
- itaat
- subordinate
- bağımlı
- subordinate
- önemsiz
- subordinate
- ikinci dereceye koymak
- subordinate
- ikinci plana almak
- subordinate
- ikincil
- hyponym
- (Dilbilim) Aynı işlevi görebilecek ancak daha ayrıntılı bilgi veren kelime [walk - stalk - march - plod gibi] kelime
- subordinate
- ikinci derecede
- hyponym
- (Dilbilim) altanlamlık
- subordinate
- aşağı alt
- subordinate
- {s} emrindeki
- subordinate
- {s} yan
Cümle tekrar uzun sürdü. O zaman birkaç yan cümleyi çokarın.
-The sentence has got too long again. Then just take out a few of the subordinate clauses.
Bazı uzmanlara göre, konuşulan dil çok az sayıda yan cümleler kullanır.
-According to some experts the spoken language uses few subordinate clauses.
- subordinate
- {f} bağlamak
- subordinate
- (fiil) desteklemek, bağlamak, emrine vermek
- subordinate
- ikinci derecede memur
Related Terms
English - English
Definition of a word that is more specific than a given word in English English dictionary
- hyponym
- subordinate
a word that is more specific than a given word
Hyphenation
a word that I·s more spe·cif·ic than a giv·en wordTurkish pronunciation
ı wırd dhıt îz môr spısîfîk dhın ı gîvın wırdPronunciation
/ə ˈwərd ᴛʜət əz ˈmôr spəˈsəfək ᴛʜən ə ˈgəvən ˈwərd/ /ə ˈwɜrd ðət ɪz ˈmɔːr spəˈsɪfɪk ðən ə ˈɡɪvən ˈwɜrd/
Resimler
Favorites