Yulaf uzun zaman atlara ve katırlara yiyecek olmuştur.
- Oats have long been food for horses and mules.
Tom bir katır tarafından tekmelendi.
- Tom got kicked by a mule.
Traktörler atların ve katırların yerini aldı.
- Tractors replaced horses and mules.
Daha fazla traktörler daha az at ve katır anlamına geliyordu.
- More tractors meant fewer horses and mules.
Tom bir katır kadar inatçı.
- Tom is as stubborn as a mule.
O bir katır kadar inatçı.
- He's as stubborn as a mule.