Kiler kapısı bir patlama sesi ile açıldı.
- The cellar-door flew open with a booming sound.
Daha fazla şarap istiyorsan kilere git ve biraz al.
- If you want any more wine, go to the cellar and get some.
Benim mahzende iki tane üç fazlı güç jeneratörlerim var.
- I have two three-phase power generators in my cellar.
Tom kendini kazara şarap mahzenine kilitledi.
- Tom accidentally locked himself in the wine cellar.
Tom eski bilgisayarımızı bodruma koydu.
- Tom put our old computer in the cellar.
Bodrumda saklandılar.
- They hid in the cellar.
Tom'un bodrumunda bir şarap mahzeni var.
- Tom has a wine cellar in his basement.
Şarap mahzenine gidin ve birkaç şişe şarap alın.
- Go to the wine cellar and get a couple of bottles of wine.