a whole lot of

listen to the pronunciation of a whole lot of
English - Turkish
(Konuşma Dili) pek çok

Bu pek çok anlam ifade etmiyor. - This doesn't make a whole lot of sense.

Benim pek çok fikirlerim var. - I have a whole lot of ideas.

k. dili pek çok: A whole lot of people don´t approve of this. Pek çok kişi bunu hoş görmüyor
a lot of
birçok

Yolda birçok hayvan gördü. - She saw a lot of animals on the road.

Birçok müşteri danışma için avukata gelirler. - A lot of clients come to the lawyer for advice.

a lot of
sürüsüne bereket
a lot of
bini bir paraya
a whole of
pek çok
a lot of
bir dünya
a lot of
külli
a lot of
çok

Dışarıya çıkamam çünkü çok ödevim var. - I can't go out because I have a lot of homework.

Japonya, çok fazla kâğıt tüketmektedir. - Japan consumes a lot of paper.

a lot of
niçe-niçe
a lot of
kârlı
a lot of
bir çok

Bu kitabı iyi biliyor gibisin; Kitaptan bir çok alıntı yapıyorsun. - You seem to know this book very well; you use a lot of quotations from it.

Son zamanlarda bir çok hileli iğrenç olaylar vardı. - Recently there have been a lot of nasty incidents with fraud.

a lot of
çok/pek çok (şey): She bought a lot of books. Çok kitap aldı
a whole lot
dünya kadar
English - English

Definition of a whole lot of in English English dictionary

A lot of
gobs of

He wants to make gobs of money selling cassettes.

a lot of
very much, very many
a whole lot of

    Hyphenation

    a whole Lot of

    Turkish pronunciation

    ı hōl lôt ıv

    Pronunciation

    /ə ˈhōl ˈlôt əv/ /ə ˈhoʊl ˈlɔːt əv/

    Videos

    ... I don't have a whole lot of money. ...
    ... from deficit to surplus and created a whole lot of millionaires to boot. ...
Favorites