Bana o koyun etinden biraz ayır. Bir parça et için açlıktan ölüyorum.
- Save me some of that mutton. I'm starving for a bit of meat.
Bu şehir 1970'lerden beri bir parça değişmedi.
- This town hasn't changed a bit since the 1970's.
O bana biraz garip geldi.
- It's a bit strange to me.
Biraz sakinleşmelisin.
- You should relax a bit.
Kimya ile zerre kadar ilgilenmiyorum.
- I'm not a bit interested in chemistry.
Could you move that up a bit?.