a very remote part

listen to the pronunciation of a very remote part
English - Turkish

Definition of a very remote part in English Turkish dictionary

depth
{i} derinlik

Bence Dünya'nın derinliklerinde daha fazla altın olmalı. - I think there must be much gold in the depths of the Earth.

Hacimi hesaplamak için uzunluğu genişlikle ve derinlikle çarp. - To calculate the volume, multiply the length by the width by the depth.

depth
derinliği

Bu dramada bir şey eksik.O gerçek derinliği olmayan basit ikaz edici bir masal. - This drama is missing something. All it is is a simple cautionary tale with no real depth.

Bu onun ailesine olan aşkının derinliğini gösterir. - It shows the depth of his love for his family.

depths
derinlikler

Bilim adamları okyanusun derinliklerini keşfetmek için bir batisfer kullandılar. - The scientists used a bathysphere to explore the depths of the ocean.

21 ay önce kışın derinliklerinde başlayan şey bu sonbahar gecesinde sona eremez. - What began 21 months ago in the depths of winter cannot end on this autumn night.

depth
depth charge su altındaki herhangi bir hedefe özellikle denizaltılara atılan patlayıcı madde
depth
öz nüve depths of degradation
depth
{i} ahlâk azlığı
depth
depth of winter kışın ortası
depth
karakış
depth
kep
depth
{i} dip
depth
{i} derin yer
depth
{i} yoğunluk
depth
umman
depth
(Askeri) DERİNLİK: Bir düzlem, nokta veya cismin bir deniz göl veya nehir yüzeyi altındaki düşey mesafesi
depth
{i} bilinçaltı
depth
{i} en derin nokta
depth
depths denizin derinlikleri
depth
rezalet
English - English
depths
depth

In the depths of the night,.

a very remote part

    Hyphenation

    a ve·ry re·mote part

    Turkish pronunciation

    ı veri rimōt pärt

    Pronunciation

    /ə ˈverē rēˈmōt ˈpärt/ /ə ˈvɛriː riːˈmoʊt ˈpɑːrt/
Favorites