Milyonuncu kez üzgünüm.
- For the millionth time, I'm sorry.
Tatoeba'daki dört milyonuncu cümleyi ben yazdım.
- I wrote the four millionth sentence in Tatoeba.
Dört kollu adam bankayı soydu ve 4 milyon dolar ile kaçtı.
- Four armed men held up the bank and escaped with $4 million.
Resmin tahmini değeri birkaç milyon dolar.
- The value of the painting was estimated at several million dollars.