Genç olmasına rağmen gri sakalı var.
- Although he's young, he has a grey beard.
Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar.
- Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there.
İkiz olmalarına karşın onların karşıt kişilikleri vardı.
- Although they were twins, they were of opposite personalities.
Yorgun olmama karşın, elimden gelenin en iyisini yaptım.
- Although I was tired, I did my very best.
Onunla gerçekte tanışmadığımız halde Mary hakkında çok şey biliyorum.
- Although I know a lot about Mary, I haven't actually met her.
Sana söylediğim halde yapmadın bunu.
- Although I tell you to, you don't do it.