English - Turkish
Definition of a ventilation plate that allows airflow but cannot be opened and closed in English Turkish dictionary
- grille
- {i} ızgara
Hiç balık ızgara yaptın mı?
-Have you ever grilled fish?
Tom'un sevdiği yemeklerden biri domates çorbası ile ızgarada pişirilmiş peynirli sandviç.
-One of Tom's favorite meals is a grilled cheese sandwich with tomato soup.
- grille
- kadran
- grille
- ön panjur
- grille
- (kapı/pencere/vezne/vb.'de) demir parmaklık
- grille
- {i} kafes
- grille
- pencere kafes
- grille
- (Askeri) ŞİFRE IZGARASI: Kriptografide, metne ait birimlerin yazılıp okunabileceği noktaları açık bırakmak için üzerine delikler açılmış; kağıt, karbon, ince maden, plastik veya buna benzer bir maddeden yapılmış küçük levha
- grille
- {i} parmaklık
Related Terms
English - English
Definition of a ventilation plate that allows airflow but cannot be opened and closed in English English dictionary
- grille
a ventilation plate that allows airflow but cannot be opened and closed
Hyphenation
a ven·ti·la·tion Plate that allows air·flow but can·not be opened and closedTurkish pronunciation
ı ventıleyşın pleyt dhıt ılauz erflō bʌt kınät bi ōpınd ınd klōzdPronunciation
/ə ˌventəˈlāsʜən ˈplāt ᴛʜət əˈlouz ˈerflō ˈbət kəˈnät bē ˈōpənd ənd ˈklōzd/ /ə ˌvɛntəˈleɪʃən ˈpleɪt ðət əˈlaʊz ˈɛrfloʊ ˈbʌt kəˈnɑːt biː ˈoʊpənd ənd ˈkloʊzd/
Resimler
Favorites