Bir bardak sıcak çorba beni rahatlattı.
- A cup of hot soup relaxed me.
Lütfen bana bir bardak su ver.
- Please give me a cup of water.
Bir fincan kahve istiyorum.
- I would like a cup of coffee.
Bir fincan kahve daha içmek istiyorum.
- I'd like to have another cup of coffee.
Fransa, 1998 Dünya Kupası'nın galibidir.
- France is the winner of the 1998 World Cup.
1958'de, Brezilya ilk Dünya Kupası zaferini kazandı.
- In 1958, Brazil won its first World Cup victory.
Lucullus'un birçok altın kasesi vardı.
- Lucullo had many golden cups.
Tom çorbayı büyük bir teneke kaseye döktü.
- Tom poured the soup into a large tin cup.
Bir Hollandalı, Dünya Kupasını kazandıktan sonra ne yapar? Playstation'ı kapatır.
- What does a Dutchman do after winning the World Cup? He turns the playstation off.
Aslında, dolabı kapalı tutarım.
- Indeed, I keep the cupboard closed.