Etrafta uçuşan bir sürü can sıkıcı böcekler vardı.
- There were a lot of annoying insects flying around.
Elektrik prizinden uçuşan kıvılcımlar var.
- There are sparks flying out of the electric socket.
Bir helikopteri uçurmak kolay değildir.
- Flying a helicopter isn't easy.
Uçak uçurmak için ehliyetin var mı?
- Do you have a license to fly a plane?
Ben bulutların üzerinde uçmak istiyorum.
- I want to fly above the clouds.
Zürih'ten Boston'a uçmak sekiz saat sürer, ancak dönüş için sadece altı.
- It takes eight hours to fly from Zurich to Boston, but only six for the return trip.
As we left the house in my fly, which had been waiting, Van Helsing said:— ‘Tonight I can sleep in peace .’.