Balıklar bugün ısırmıyorlar.
- The fish aren't biting today.
Bu gölde çeşitli balıklar var.
- This lake abounds in various kinds of fish.
Hoverkraftım yılanbalığı dolu.
- My hovercraft is full of eels.
Bu kulübün bir üyesi kalmak istiyorsanız balık tutmak ya da yem kesmek zorundasınız.
- If you want to stay a member of this club, you have to fish or cut bait.
Güzel bir gün ve canım balık tutmak istiyor.
- It is a fine day and I feel like going fishing.
Benimle balık avlamaya gel.
- Come fishing with me.
Balık avlamak için göllere gidiyor musun?
- Do you go fishing on the lakes?
Dünyanın en yaşlı yılan balığı Åle yakın zamanda öldü. Yaklaşık olarak 150 yaşındaydı.
- Åle, the world's oldest eel, just died. He was approximately 150 years old.
Politikacı bir yılan balığı gibi kaygan!
- The politician is as slippery as an eel!